1 Temmuz 2011 Cuma

Dönemeçler, dönemeyişler...

11.03.2011 tarihli yazı

Cuma akşam olmuş, işyerime 2 günlükte olsa veda etmek için yanıp tutuşuyorum.
Dün öğle saatlerinden beri bilgisayarımda sorun vardı, sonunda anlaşıldı statik elektriği varmış, böylece böyle bir sorunu de tecrübe edip, literatürüme katmış oldum. Sorunun çözümü ise, bana çok Türk insanına özgü geldi. Kabloyu tak çıkar, işte çözüm bukadar kolay. Diğer taraftan, iki gündür bilgisayarımı hayata döndürmek için ettiğim telefon sayısı düşündükçe, kahrolasım oturup ağlayasım da geliyor...
Aslında, bence bu sorunun diğer bir nedeni de çok Türk mantığı olacak ama nazar..Bilgisayarım yaklaşık iki haftadır virüssüz teklemesiz çalışıyordu, sanırım nazarıma geldi statik elektrikten vurdu..
Konu başlığına bakarsak, hayat bu ara benim için gene bir seçimler ülkesi şeklinde.


 Hep derler ya, seçimlerimizden ibaretiz die. Benim içinse hayat biraz farklı işliyor sanki. Hayat Efendi'nin bir katip yardımcısı var, benim hayatla ilgili atıp tutmalarımı itinayla kaydediyor ve zamanı gelince bir bir yüzüme vuruyor. Şimdi şahsen gene bir kişisel seçim arafesindeyim, hangi yolu seçersem seçeyim aklımın diğerinde kalacağına adım gibi eminim...
Hayat Efendinin zamane kadınlara böyle bir oyunu var çünkü. Ne gönül rahatlığıyla kariyer yaptırır, ne ayağını uzattırıp evini kadını oldurur..Üniversiteyi bitirirsin, aklın masterda kalır. Masterı bitirirsin 'adımın önüne Doktor ünvanını da pek yakışır aslında' diye düşünüp durursun. Ev kadını olamazsın yıllarca okul-ev-iş arasında gide gele, kitaplarla arkadaşlık kura kura komşu muhabbetlerine de uzak kalmışsındır..
Kafanı hep kurcalayıp durur bu sorular..Dönemeçler seçimler zihninde yer eder. Hangi yolu seçeceğinden öte, esas sorun hepsini birden seçmen gerektiğidir. Hayat iki elinde iki karpuz ister. Herşeyi dört başı mamur yapmanı ister. Seçimler değildir öleyse hayat, seçemeyişlerdir..
Dönemeçler dönemeyişler uzar gider...

1 yorum:

  1. Hayat Efendi ve katip yardımcısı demek ki hepimiz için titizlikle yapıyor işini... Yıllardır arkadaşlarımla bu konuyu didikler dururuz ağzımızdan çıkanlar, büyük konuşmalarımız, dualarımız... bir bir karşımıza çıktığında aslında ben bunu dememiştim deriz. Ama aslında birebir onu söylemişizdir de karşımıza çıktığında anlamışızdır onu demek ya da yapmak istemediğimizi.
    Geçmişe dönüp baktığımda genelde yol ayrımında olup bir yol seçip diğerine devam ettiğimi görüyorum. Ama hiç bir zaman pişman olmadım kararlarımdan o günün şartlarında o doğru gelmişti ve bugün aynı şartlarda yine aynı kararı vereceğimi biliyorum. Bugünkü aklım olsa... ile başlayan cümleler kurmak da saçmadır aslında bugünkü akla eriştiren bizi bugüne kadar yaptığımız doğrular ya da yanlışlar değil midir? En ağır basan birinci olmalı. Belki de birinci ikincinin yolunu açacaktır. Hayat bize ne süprizler hazırlıyor bilmiyoruz ki. Daha düne kadar belki de bu iki yol imkansızdı bizim için...

    Yazan: komsukare | Tarih: 2011-03-15 09:30:22

    YanıtlaSil