14 Mart 2012 Çarşamba

Elskişehir yolcusu...

Ankara'da bekâr olarak son günüm. Bugün Eskişehir'e gidiyorum. Döndüğümde sevgilim artık nişanlım olacak. Herkesin sorduğu soru: "Heyecanlı mısın?" Heyecan değil de biraz gerginlik var galiba. İşlerimizin büyük çoğunluğunu yoluna koyduk. Bikaç ıvır zıvır ve taşınma dışında pek bişey kalmadı. Evimizi bulduk, eşyalarımızı seçtik. Kısa bir süre bu hazırlıkları bir kenara alıp kendimizi nişan hengamesine bıraktık gitti.

Salih (kardeşim), nişan pastasından sorumlu eğer ben bi model belirleyebilirsem kardeşim de bizzat kendi yaptıracak pastamızı.  Aslında büyük bi işten kurtardı beni. Şu saatlerde annem, anneannem ve teyzem yemek hazırlıklarında. Annemin sesi cıvıl cıvıl geliyor. Heyecanlı ama bir o kadar da mutlu :)
Aysunumla istişare ediyoruz. Şu şöyle mi olsun bu böyle mi? Hatta biz nişanı es geçtik gelinlikten, gelin saçından bahsediyoruz.
Hafta sonu gelinlik provasına gittik. Gelinliğimi ham haliyle giydim. O haliyle bile o kadar güzeldi ki...
Keyifli bişeymiş gelin olmak. Keyifli bişeymiş evlenmek. Umarım başladığı gibi keyifle biter bu koşuşturma ve umarım başladığı gibi keyifle devam eder ilişkimiz.
Heyacanlı değilim diyordum ama galiba gerginliğin sebebi heyecanım. Heeycanlıyım ama mutluyum. en kötü günümüz böyle olsun :)